ZİLYETLİK TÜRLERİ NELERDİR?
Farklı durumlarda ve mülklerde farklı türlerde zilyetlik olabilir. İşte yaygın zilyetlik türlerine genel bir bakış:
- Sahip Zilyetlik: Bu tür zilyetlik, malın sahibinin aynı zamanda zilyet olması durumunda ortaya çıkar. Sahip, malın mülkiyet hakkına sahip olduğu gibi, fiziksel olarak da malı kullanır ve kontrol eder. Örneğin, bir kişi kendi evinde oturuyorsa, sahip zilyetlik durumu vardır.
- Kiracı Zilyetlik: Kiracı zilyetlik, bir malı kiralayan kişinin, kira sözleşmesi gereği malı kullanma ve kontrol etme hakkına sahip olduğu durumu ifade eder. Kiracı, mülkü fiilen kullanır ve kiralama süresi boyunca zilyetlik hakkına sahiptir. Kiralanan bir ev, işyeri veya arazi gibi mülklerde sıkça görülen bir zilyetlik türüdür.
- Emanet Zilyetlik: Emanet zilyetlik, bir malı bir başkasının adına koruma veya saklama amacıyla kullanma durumunu ifade eder. Mal sahibi, güvendiği bir kişiye malını emanet eder ve bu kişi malı fiziki olarak kullanır ve korur. Emanet zilyetliği genellikle taşınabilir eşyalar, mücevherler veya değerli belgeler gibi mülklerde görebiliriz.
- İkametgah Zilyetlik: İkametgah zilyetliği, bir kişinin başka birinin malında ikamet etmesi durumunda ortaya çıkar. Örneğin, bir aile bireyi veya hizmetli, ev sahibinin evinde ikamet ederken ikametgah zilyetliğine sahip olur. Bu durumda, kişi malı kullanır ve fiziki hakimiyet sağlar, ancak malın sahibi değildir.
- İşletme Zilyetlik: İşletme zilyetliği, bir kişinin veya şirketin işletme sahibinin malı üzerinde fiziki hakimiyet kurması durumunu ifade eder. Örneğin, bir restoran işletmecisi, restoran mülkünü işletme faaliyetleri için kullanır ve kontrol eder. İşletme sahibi, malın mülkiyetine sahip olmasa da, işletme zilyetliği sayesinde işletmeyi kontrol eder.
Bu zilyetlik türleri, farklı durumlar ve mülkler için geçerlidir. Zilyetlik, mülkiyet hakkından ayrı bir kavramdır ve mülk sahibi olmadan da bir mal üzerinde fiziki hakimiyetin sağlanabileceğini gösterir. Zilyetlik ilişkileri, sözleşmeler, kira anlaşmaları veya diğer hukuki düzenlemeler aracılığıyla belirlenebilir. Her zilyetlik türü, ilgili taraflar arasında hak ve sorumluluklarını düzenleyen yasal çerçevelerle desteklenir.